MikroTESE Nedir, Nasıl Yapılır? Azospermi Tedavisinde Başarı Oranları
- Doç.Dr. Yaşar ISSI
- 6 gün önce
- 4 dakikada okunur
Çocuk sahibi olamama problemiyle karşılaşan çiftlerde, yapılan tetkikler sonucu bazen erkek kaynaklı kısırlık durumu ortaya çıkabilir. Bu sorunlardan biri de azospermidir; yani erkeğin menisinde hiç sperm hücresi bulunmamasıdır.
Azospermi tanısı alan birçok erkeğin aklındaki en büyük soru ise: "Acaba çocuk sahibi olabilecek miyim?" İşte bu noktada umut verici bir seçenek olan MikroTESE devreye girer. Bu yazıda MikroTESE'nin ne olduğunu, nasıl yapıldığını ve başarı şansının neye bağlı olduğunu herkesin anlayabileceği bir dille anlattık.
İçindekiler

MikroTESE Nedir?
MikroTESE, yani Mikroskobik Testiküler Sperm Ekstraksiyonu, testis dokusunun mikroskop altında detaylı şekilde incelenerek sperm hücresi arandığı cerrahi bir işlemdir. Bu yöntem, menisinde hiç sperm hücresi bulunmayan ve non-obstrüktif azospermi tanısı almış erkeklerde uygulanır.
Yani sperm üretiminin tamamen durmadığı, ancak az ya da düzensiz olduğu durumlarda tercih edilir. Klasik TESE işleminden farklı olarak, MikroTESE’de testis dokusu mikroskopla 20 ila 40 kat büyütülerek değerlendirilir.
Bu sayede daha az doku örneğiyle daha yüksek oranda sperm bulunabilir. Aynı zamanda testisin damar yapıları daha net görülebildiği için, damar hasarı riski en aza indirilir.
MikroTESE, klasik TESE’ye göre testis dokusuna 70 kata kadar daha az zarar verebilir. Bu durum hem iyileşme sürecini kolaylaştırır hem de testosteron seviyelerinin korunmasına yardımcı olur.
Ancak işlem öncesi testosteron seviyesi düşük olan hastalarda, operasyondan önce hormon destek tedavisi uygulanması gerekebilir. MikroTESE sadece sperm üretim bozukluğu olan erkekler için uygundur.
Eğer sorun, sperm kanallarında tıkanıklık (obstrüktif azospermi) kaynaklıysa, sperm üretimi normaldir ve mikroskopik inceleme gerekmez. Bu tür durumlarda sperm hücreleri, doğrudan testisten biyopsiyle ya da TESA (Testiküler Sperm Aspirasyonu) yöntemiyle kolaylıkla elde edilebilir.
MikroTESE Nasıl Yapılır?
MikroTESE işlemi nasıl yapılır ve nelere dikkat edilmelidir?
Genellikle genel anestezi altında yapılır. Bu hem hastanın rahatlığı hem de cerrahın işlem süresince dikkatini kesintisiz sürdürebilmesi açısından tercih edilir.
Lokal anestezi genellikle önerilmez. Çünkü operasyon süresi uzayabilir ve hasta hareketsiz kalmakta zorlanabilir.
Ameliyat günü hastalar aç olarak hastaneye gelmelidir.
İşlem sonrası hasta birkaç saat gözlem altında tutulur.
Taburcu olduktan sonra araç kullanması önerilmez. Mutlaka bir refakatçi ile birlikte gelinmelidir.
Psikolojik olarak konforlu bir deneyim sağlamak için genel anestezi daha uygundur.

MikroTESE Kimlere Uygulanır?
Non-obstrüktif azospermi hastalarına
Hormon tedavisine yanıt vermeyen erkeklere
Genetik bozukluğu olan (örneğin Klinefelter Sendromu) bireylere
Kabakulak orşiti sonrası sperm üretimi durmuş erkeklere
Germ hücre aplazisi (Sertoli-Cell-Only sendromu) tanısı almış kişilere
Örneğin, Klinefelter Sendromu gibi bazı genetik bozukluklarda MikroTESE ile sperm elde etmek mümkündür.
MikroTESE Başarı Şansı Nedir?
MikroTESE’nin başarısı; hastanın testis yapısı, genetik profili, hormon düzeyleri ve işlemi gerçekleştiren cerrahın deneyimi gibi birçok faktöre bağlıdır. Aşağıdaki tabloda genel başarı oranları yer almaktadır:
Azospermi Türü | Sperm Bulunma Oranı (%) |
Obstrüktif Azospermi | %90’a kadar |
Non-obstrüktif Azospermi | %40–60 |
AZFc delesyonu | %50 |
AZFa / AZFb delesyonu | %0–5 |
Klinefelter Sendromu | %20–40 |
Klinefelter Sendromu gibi bazı genetik bozukluklarda, MikroTESE ile sperm bulma oranı %20–40 arasında değişebilir.
İlk MikroTESE işlemi, mikroskop kullanılmadan ya da yetersiz ekipmanla yapılmışsa, sperm bulunamayan hastalarda ikinci bir denemede kaliteli bir merkezde %45’e kadar başarı elde edilebilir.
Ancak ilk işlem deneyimli bir cerrah tarafından mikroskobik teknikle titizlikle yapılmış ve yine de sperm bulunamamışsa, ikinci denemede sperm bulma şansı daha düşüktür.
MikroTESE işleminin tekrar yapılabilmesi mümkündür. Ancak bu karar verilmeden önce hastanın testis hacmi, hormon düzeyleri ve önceki operasyonların testis dokusuna etkileri mutlaka değerlendirilmelidir.

MikroTESE Sonrası Süreç
Hastalar operasyon sonrası birkaç saatlik gözlem sürecinden sonra aynı gün taburcu edilir. Anesteziden çıktıkları için araç kullanmaları önerilmez; bu nedenle bir refakatçi ile birlikte gelmeleri önemlidir.
İyileşme sürecinde dikkat edilmesi gerekenler:
İlk 2 gün mümkün olduğunca dinlenilmelidir.
Pansuman, ameliyattan 48 saat sonra dikkatlice değiştirilmelidir.
günden itibaren ılık suyla duş alınabilir.
7–10 gün boyunca dar iç çamaşırı veya askılı külot tercih edilmelidir.
Ağır kaldırma, spor ve cinsel ilişki gibi fiziksel aktivitelerden en az 1 hafta kaçınılmalıdır.
Ağrı olması durumunda hekimin önerdiği ağrı kesiciler kullanılabilir.
İşlemde kullanılan dikişler genellikle kendiliğinden erir; alınmasına gerek yoktur.
Doktorun uygun gördüğü tarihte kontrol randevusu yapılması iyileşmenin takibi açısından faydalıdır.
MikroTESE’nin Avantajları
Çoklu biyopsi yöntemlerine göre testis dokusuna verilen zarar 70 kat daha azdır.
Testosteron seviyeleri, işlem sonrası genellikle korunur.
Mikroskop sayesinde testis kapsülündeki damarsal yapılar net görülerek komplikasyon riski azaltılır.
MikroTESE ile Çocuk Sahibi Olmak Mümkün mü?
Evet, MikroTESE ile testiste canlı sperm bulunabilen erkekler için çocuk sahibi olma şansı vardır. Tüp bebek (ICSI) yöntemiyle, bulunan tek bir sperm hücresi bile yumurtaya enjekte edilerek döllenme sağlanabilir.
Dondurulup çözülen spermlerin canlılık oranı yaklaşık %50'dir. Ancak MikroTESE, diğer yöntemlere göre daha fazla sperm elde edilmesini sağladığı için bu süreçte önemli bir avantaj sunar.
MikroTESE ve Diğer Yöntemlerin Farkı
TESE, testisten rastgele biyopsi alma işlemidir. Ancak bu yöntem daha fazla doku kaybına ve testosteron üretiminde azalmaya neden olabilir. MikroTESE ise mikroskop yardımıyla hedefli şekilde daha az doku ile daha fazla sperm bulmayı amaçlar.
Ayrıca PESA/MESA gibi yöntemler yalnızca tıkanıklığa bağlı (obstrüktif) azospermi durumlarında kullanılabilir. Non-obstrüktif azospermi vakalarında en etkili yöntem MikroTESE’dir.
MikroTESE, azospermi tanısı konmuş erkekler için gelişmiş ve etkili bir tedavi seçeneğidir. Ancak başarı, yalnızca cerrahi teknikle değil, aynı zamanda cerrahın deneyimi, doğru hasta seçimi ve laboratuvar altyapısıyla doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle işlem mutlaka deneyimli bir üroloji uzmanı tarafından gerçekleştirilmelidir.

Comments